Büyüleyici bir doğal güzelliğe sahip olan Lord Howe Adası, Avustralya ve Yeni Zelanda arasında Tasman Denizi’nde bulunan bir volkanik adadır. Ada, Sidney’in 780km kuzeyinde bulunuyor. Lord Howe Adası, güzelliği ve biyolojik çeşitliliği sebebiyle 1982 yılında Unesco Dünya Mirası olarak ilan edildi. Hilal biçiminde olan ada, sadece 11 km uzunluğunda ve 2 km genişliğindedir. Toplam yüzölçümü 14.55 kilometre karedir. Batı kıyısında beyaz kumlu, yarı kapalı korunaklı mercan resifi lagünü vardır. Muhteşem volkanik coğrafyası dünyanın başka hiçbir yerinde bulunmayan yerli bitki türleri ile benzersiz bir ada haline gelmesinde etkendir.
Günümüzde çok iyi korunan ada; gök kuşağı renginde kristal berraklığında Güney Pasifik sularına, yarı tropik bir yağmur ormanına, dünyanın herhangi bir yerinde göremeyeceğiniz mercan resifi lagüne, bisiklet kullanma olanağı da yakalayabileceğiniz harika bir coğrafyaya ve müthiş bir bitki örtüsü çeşitliliğine sahiptir.
Ada, 1788’de keşfedildi ve 1833’te ilk Avrupa yerleşimcileri adaya geldi. Bu bozulmamış ada, turistlerin 1940’ların sonlarında lagünlerin de tanınmasıyla cazibe merkezi haline geldi. Bu uzak nokta coğrafi konumunun avantajıyla el değmeden kalmış ve sonrasında Dünya Mirası olmasından bu yana da daha iyi biçimde korunmaya alınmıştır.
Yine de bu cennet parçası, çoğu gezginin deneyimlemesi için çok pahalıdır. Sidney veya Brisbane’den sadece iki saatlik bir uçuş ile adaya ulaşılabilir. Ancak ulaşım noktasında oldukça pahalı olduğu görülebiliyor. Pahalı olan sadece ulaşım değil. Bir yıl önceden rezerve etmeniz gereken adanın lüks konaklama yerleri ve restoranlar da çok pahalıdır. Kamp olanağı yada daha uygun bütçeli bir konaklama olanağı bulunmuyor. Yolcu gemileri adaya yanaşması mümkün değildir ve yasaklanmıştır.
Günlük gezginlere biraz pahalı gezi olabilir. Amaçlanan daha çok lüks bir turizm gibi görünüyor. Bunda adanın korunma çabasının da etkisi var. Lord Howe Adası Kurulu, ziyaretçi sayısını bir seferde maksimum 400 ile sınırlamış. Adanın katı kuralları ve çevre politikaları var. Arabalar ihtiyaç duyan sakinlerle sınırlıdır. Klima yok. Bir ağaç dalı kesilmeden veya bir evin boyası seçilmeden önce Kurula danışılması gerekmektedir. Geri dönüşüm günlük yaşamın önemli bir parçasıdır. Çöplerinin % 86’sını kompost haline getiren dünya standartlarında bir tesis bulunuyor. Geri dönüşümü olmayan çöpler bile, adanın yapısını bozmaması için ana karaya taşınıyor.
Adada elektrik oldukça pahalı ve kirletici dizel bağımlılığını azaltmak için uzun zamandır yapımı süren bir güneş enerjisi tesisinin 2020’de tamamlanması planlanıyor. Ada manzarası, yoğun yağmur ormanları ve sarp dağlardan oluşuyor. Sörf, dağ bisikleti ve çim bowling dahil olmak üzere bir çok açık hava aktivetisine katılabiliyorsunuz. Lagün ziyaretinde kayık kiralayabilir ve yakın adalara kürek çekebilirsiniz. Dalış etkinliklerine katılabilirsiniz. Yemek için ise,adanın balık restoranlarında farklı tatları deneme olanağı elde edebilirsiniz.
Lord Howe Adası ziyaretinizde; adada yaşayanların bu masal adayı korumaya odaklanmış, kurallara sıkı sıkıya bağlı ve bu konuda oldukça kararlı bir topluluk olduğunu her an fark edeceksiniz. Yerel halk, ulaşım ve bağlı olarak diğer maliyetlerin fazla olmasıyla çevre dostu bir yaşam sürdürüyor. Adada bulunan işletmelerin geliri de bu yapının korunması için harcanıyor. Adanın tropik bitki örtüsüne gizlenmiş küçük kasabasına girdiğinizde bunu görebilirsiniz. Adada bulunan 11 beyaz kumlu plajın genellikle boş olduğunu görebiliyorsunuz. Adada sadece 350 daimi sakin ve 400 ile sınırlanan ziyaretçi yaşıyor.
Lord Howe Island Kurulu, 2018 yılında uzun süredir sürdürülebilirlik ve koruma programları için Avustralya’nın en büyük çevre ödülünü aldı. Lord Howe’nin doğal cazibe merkezi haline getiren dünyanın en güney mercan resifi ile çevrili turkuaz bir lagün ile sarılması, giderek turizm sektörünün daha fazla ilgisini de çekiyor. Artan ilgiyle doğru orantılı olarak ada yönetimi, daha katı kurallarla dünya cenneti olarak gösterilen bu yeri koruma çabasını sürdürüyor.