Güzelliğe ulaşabilmek için antik dünyada da çalışmalar vardı. Bu güzellik çarelerine, laboratuvar testleri olmadan ulaşmalarıydı. Güzellik araştırmalarını yapmaktan ve bunu genişletmekten çekinmemişlerdi. Az sayıda ritüel ürkütücü olsa da, ekipman olmadan keşfetmeleri ve çalışmaları hiç de kolay değildir. Elbette arsenik zehirlenmesi ve tenya hapları gibi bilgi sahibi olmadan başvurdukları yöntemler var. Burada listelenen eski güzellik sırlarından bazıları, bugün bile kusursuz çalışıyor ve ünlüler arasında popüler.
İşte bazılarını tamamen çılgınca bulacağınız, dünyanın dört bir yanından en tuhaf ve garip on eski güzellik sırrının bir listesi:
10. Ölü Denizden Deniz Tuzu, MÖ 1000
Ölü Deniz, Ürdün ve İsrail arasındadır ve dünyadaki herhangi bir okyanus veya tuzlu su kütlesinden 8,6 kat daha fazla tuzlu su içermektedir. Ölü Deniz’de deniz tuzu, tuz ve mineral içerir. Yaz ayları Akdeniz kıyılarında bunaltıcı olduğundan Mısırlılar, cilt ve kişisel hijyen konusunda oldukça bilinçliydi. Ölü Deniz’deki deniz tuzu, tedavi edici özellikleri nedeniyle cilt için kullanılır. Günümüzde bile deniz tuzu, cildin yenilenmesi ve stres giderilmesi için popülerdir. Kleopatra’nın sadece banyo yapmak için Ölü Deniz’e kadar seyahat ettiği söyleniyor. Onun, yaşlanmayı yavaşlatan banyosunda 1-2 bardak deniz tuzu karıştırdığı söyleniyor. Deniz tuzu sayesinde, doğal bir cilt gençleşmesi yaşanır ve egzama – sedef hastalığında iyileşme görülür.
9. Arap Vücut Şekeri, MÖ 1900
Adından da anlaşılacağı gibi, Araplar tarafından keşfedilen ve MÖ 1900’den beri kullanımda olan şekerdir. Güzellik sırlarının çoğu Araplar tarafından icat edildi ve bazıları şu anda bile cilt bakımı ile güzellik endüstrileri arasında popülerdir. Yüzler için süt-bal , kaşlar için yanmış badem gibi bir sürü büyüleyici güzellik sırları var. Şeker, sadece üç ana bileşen kullanılarak yapılır: limon, şeker ve su. Şeker peeling için kullanılabilir ve ağdadan daha az ağrılıdır. Günümüz kozmetiklerinde bulunan toksinler ve hormon yıkıcılar gibi zararlı kimyasalları yoktur. Pürüzsüz bir cilde kavuşmak için, istenmeyen tüyleri vücuttan uzaklaştırmak için bu bal mumu bazlı ürünü kullandılar. Mısırlı Kleopatra, pul pul dökülme ve epilasyon için kasıtlı olarak şekeri kullanıyordu.
8. İnci Tozu, 320 AD
Cilt bakımı için topraklanmış inciler kullanmak cömert olsa da, Çin’de 1000 yıldan fazla bir süredir kullanılmaktadır. Bugün bile Asya güzellik kremleri ve maskeleri inci tozuna sahip bileşen özelliklidir. Kraliyetin Çinli kadınları tarafından tenlerini iyileştirmek ve akne tedavisinde kullanıldı. Çin’in tek kadın imparatoriçesi Wu ZeTian, parlayan yüz elde etmek için bir çay kaşığı inci tozunu da yutuyordu. İnci tozu, sağlığın iyileştirilmesine ve kollajenin yenilenmesine yardımcı olan antioksidanlar, proteinler ve amino asitlere sahiptir. Ayrıca tüketildiğinde cildi ve kemikleri gençleştiren kalsiyum açısından da zengindir. Hindistan’da bile Ayurveda inci tozundan zehir için bir panzehir olduğunu belirtmek gerekir. Mücevherler için kullanılamayan incilerden ince öğütülmüş yüz kremleri ve yüz parlatma maskeleri yapılmıştır. İnci tozu, Çin’de tüberküloz ve göz hastalıklarını tedavi etmek için de kullanılır.
7. Kırmızı Pout İçin Ezilmiş Böcekler, MÖ 3500
Dudaklar vücudumuzun şehvetli kısmıdır ve ruj sürmek sizi kalabalığın içinde öne çıkarır. Mezopotamya kadınları, dudak renklerinin ilk mucidiydi. Dudaklarını kırmızı renklendirmek için ezilmiş değerli taşlar ve balmumu kullandılar. Dudak rengi kültürünü geliştiren ve bir adım önde alanlar ise Mısırlılardı.
İlk aşamada renkleri oluşturmak için deniz otu, iyot ve bromin mannit kullanmışlardır. Çok deneme yaptılar ve sıcak mandalina ile pembe renklere geldiler. O zamanlar siyah rujlar bile icat edildi; iyotlu bromin mannit derin mor gölge verdi. Malzemeler için zehirli böcekler ve karıncalar ezildi. Kleopatra tarafından karmin rengi eklendi. Görünüşe göre 70.000 böcek 1 kilo karmin boya almak için ezildi. Kleopatra çoğu zaman kırmızı dudaklara sahipti. Şimdi cochineal veya doğal kırmızı renk ünlüdür, böceklerden kurutulmuş kan bu rengi elde etmek için kullanılır.
6. Arsenik Epilasyon, MÖ 4000-3000
Kadınlar için bilinen eğilimlerden biri, yumuşak ve çekici olan tüysüz vücudu korumaktır. Kadınlar istenmeyen tüyleri tıraş etmek için jilet kullanır, bazıları ağrılı ağda kullanır. Eski çağlarda Rönesans kadınları tarafından kullanılan bir başka garip tekniği daha vardı. Rönesans kadınları bir losyon hazırlamak için bir miktar arsenik ve kireç kullandı. Sıcak odalara veya banyolara girerek vücudun epilasyon yapılacak bölgelerine bunu sürüyorlardı. Arsenik zehirlidir ve cildi parçalayabilir, bu nedenle sıcak olduklarında hızlı bir şekilde sıcak suyla yıkanması gerekir. Cildi soymadan sadece istenmeyen tüyler çıkarılmaya çalışıyordu. Ama cilt tahrişi ve cilt yanması görülüyordu, daha sonra bu yöntem uygulanmadı.
5. Tenya Diyeti, 18. Yüzyıl
İnce ve süslü olmak İngiltere’de 1800’lerde hiç de şaşırtıcı olmayan bir trenddi. Her zaman modaya uygun olarak ince görünmek gerekiyordu. Ince vücut kadın olabilmek için günümüzde bıçak altına yatan yada farklı diyetleri deneyenleri görebiliyoruz. Tarih boyunca da insanlar, her zaman kilo vermek için aşırı önlemleri seçtiler. O zaman bile insanlar tenya diyetini denediler. Dezenfekte edilmiş gerçek tenyaların haplar haline getirilerek alınması, o günlerin en pis uygulamalarından biri olarak gösterilebilir. Teneke kutularda satılan tenya haplarını kilo vermek için yutmuşlardı. Kilo vermek için iyi çalışmış olsa da, korkunç yan etkileri oluyordu.
Solucanlar vücutta bulunan kalorileri kendi bedenlerine dönüştürür ve büyür. Hoş olmayan bir süreç olan bağırsak hareketlerinden uzaklaşana kadar vücutta kalırlar. Kötü şöhretli tenya diyeti ile kilo vermek, fiziksel ve psikolojik olarak zor bir süreçti. Tenyaların göz, karaciğer ve beyin de dahil olmak üzere vücudun diğer bölgelerine sapma olasılığı vardır. İnsanlar tenya atılıncaya kadar vitamin eksiklikleri, ciddi şişkinlik, enfeksiyon, bulantı ve kabızlıktan etkilendi. Tenyalar atıldıktan sonra bile insanlar hızla kilo almaya başladı. Neyse ki tenya diyeti sona erdi.
4. Saçlar İçin İdrar, M.Ö. 40-30
Saç derinize idrar dökmek kulağa iğrenç gelse de, eski insanlar onları saçlarına bulaştırdı. Eski Araplar, uzun ve parlak saçlar elde etmek için deve idrarını kullandılar. Amaçları ise saçları örgülerden korumak ve saçlar için kırmızımsı bir renk vermekti. Eski Venedik’teki kadınlar bile sarışın vurgularını aslanın idrarından aldılar. Güneşin altında oturmadan önce aslanın idrarını saçlara dökmek, güzel parlak sarışın vurgular elde etmeleri için kullanıldı. Saçlarınız için idrar tedavisinin saç dökülmesini kontrol edeceği ve saçlarınızı parlatacağı söylenir. İnek gübresi ve idrar, eski Hindistan’daki tıbbi özellikleri için de kullanılır. Eski Romalılar idrarın, dişleri beyazlatacağına ve ağız gargarası olarak kullanacağına inanıyordu.
3. Eşek Sütü, MÖ 30
Kleopatra, zamanla bu güzellik ilacı ile biliniyor. Cildinin canlılığını ve güzelliğini korumak için kelimenin tam anlamıyla eşek sütü ile günlük banyo yapıyor. Günlük banyosu için yaklaşık 700 eşek, küvette yeterli süt elde etmek için kullanıldı. Bütün eşeklerin onunla beraber yolculuklarına eşlik ettiği söylenir. Eşek sütü, kırışıklıkları azaltan ve yaşlanmayı yavaşlatan alfa hidroksil asitlere sahiptir. Eşek ekşi sütü, sedef hastalığını iyileştiren ve ölü cilt hücrelerini ortadan kaldıran eski yaşam iksiri olarak bilinir. Ciltteki herhangi bir kızarıklık ve tahriş, temiz ve pürüzsüz bir cilt ile azaltılabilir. Günümüzde bile eşek sütü krem ve sabun üretiminde kullanılmaktadır.
2. Bülbül Kaka Kremi, 17. Yüzyıl
17.yüzyılın başlarında Japonya’da geleneksel Japon tiyatrosunda sahne alacak kabuki sanatçıları vardı. Kabuki makyaj, yüzlerini kalın beyaz makyaj tabakası kullanarak boyadıkları performanslarının ana parçasıdır. Geyşa veya kabuki kadınları makyajında kurşun ve çinko gibi zararlı maddeler bulunduğundan kronik cilt hastalıklarından muzdaripti. Bu yüzden, Japon çalı ötleğeni veya Japon bülbülünden toplanan guano (kuş kakası) kullanarak makyajlarını temizlediler. Garip ve iğrenç gelebilir, ancak guano makyajı etkili bir şekilde zararlıları gidermelerine gerçekten yardımcı oldu. Makyajı çıkarmak için kullandıktan sonra cildin dokusu muazzam bir şekilde iyileşti. Şimdi bile bülbül kaka yüz, Tom Cruise ve Victoria Beckham gibi ünlüler arasında popülerdir. Cildi aydınlatır ve yaşlanma sürecini yavaşlatarak cilde verilen hasarı onarır.
1. Timsah Gübresi, MÖ 20
Eski Yunanlılar ve Romalılar çamur banyosunda ‘gençlik çeşmesi’ olarak da bilinen olağanüstü bir madde kullandılar. Bu madde timsah dışkısıydı. Mısırlıların bile yüz maskesi olarak timsah dışkısını içeren bir cilt bakım rutini vardı. Yüz maskeleri yaşlanma karşıtı tedavi içindir. Kleopatra özellikle yüz maskeleri ve eşek sütü ile vücut yıkaması için kullandı. Küveti, kırışıklıklar gibi yaşlanma karşıtı izlerle savaşmak için süt ve timsah gübresi ile doluydu. Gül yaprakları ve süt içinde yıkanarak cildinin kokusunu terletir. Mısırlılar da timsah gübresi kullandılar; dışkı oldukça alkalin olduğu için işe yaramış olabilir.
