Siz vurunca dikiş biz vurunca toprak atarlar.
Şekil yapma bana ezerim seni fazla kurcalama bozarım seni, delikanlı adam yapmaz geri, ben daima ileri giderim ezerim seni.
Kimseyi ezmedim ezeni ezdim dostuma kardeşime yanlışa düşüp de kendimi madara etmedim.
Kalabalıkta artistlik yapanın; tenhada özrü kabul olmaz.
Siz vurunca bela okurlar biz vurunca sela okurlar.
Yüreğimiz darağacındayken bile ölüme koşup, sevdiklerimizin kıymetini hep bildik.
Yok, bu aşkın dermanı her sözüm sana manalı, deli gibi sever bu delikanlı, sen istemesen de bu can sana sevdalı.
Yaşadıkların bir gün unutulur belki. Ama yaşattıkların asla unutulmaz.
Küfür şeytana mahsustur, tövbe insana. Aşk kadına yakışır, sevmek adama.
İsteyene istediği kadar sevgi isteyene istemediği kadar mermi benim rahat olmadığım yerde kimse istirahat edemez.
Her şeyi öğrendiğin kadar bilirsin. Şunu da öğren sevildiğin kadar sevilirsin.
Ya av olacaksın ya da avcı. Ama asla avı avcıya götüren köpek olmayacaksın.
Kaşarların el üstünde tutulduğu, namuslu kızların sürekli aldatıldığı bir dünya burası…
Oluruna bıraktım artık, gelişi güzel yaşıyorum hayatı.. Ve şu üç günlük dünyada hiç takmıyorum, 5 kuruşluk insanları!
Sana ağır gelir benim sana sevgim, dengeni kaybedersin. Kiliseye girer “Selam-ün Aleyküm” dersin.
Arkamdan konuşanların hayallerin de imzam var.
Büyümek en büyük kumardı, biz kaybetmeye çocukluktan başladık.
Meyhaneden masam kaldırıldı, karakoldan defterim dürüldü, savcı kalemimi kırdı, darağacına tespihim asıldı, sevmek bu kadar suçsa beni asın razıyım.
Kim bilir beni unutmak için, kaç aşkı harcayacaksın.
Her şey çok açık; vazgeçtiğin an, vazgeçilmez olursun.
Boş versene aşk mı kaldı artık? Herkes gördüğünü sever olmuş. Ne olduğuna değil, ne verdiğine bakar olmuş.
Aldırma gidenlere aldırma sevip terk edenlere, hayat dediğin iki cümle; Hoş geldin, Güle güle.
Kalemimi kırmış olabilirsiniz ama mürekkebimde boğulacaksınız.
Hiçbir zaman lüks bir yaşam istemedik. Yanımızda sevdiklerimiz olsun, Sokaklarda yaşamaya bile razıydık.
Biz hiç kimseyi yarı yolda bırakmadık, onlar hep müsait bir yerde indiler.
Hayatımla oynayanın hayatıyla dans ederim.
O benim delice tutkum, hiçbir zaman iyileşmeyecek yaramdı.
Sağa baksam maddeler sola baksam kahpeler kusura bakma matmazel burda herkes müptezel.
Lakin kader seni benden almışsa, ağlamaya lüzum yok.
Karanlık gecelerde çıkar ismimiz aleme ağır abidir adımız bilir alem bizi.
Bunu da yaz hakim bey; umuda kelepçe vurulmaz.
Yürekli kadının başı yüreksiz adamın omzuna ağır gelir.
Herkesin korktuğu ölümü biz sokaklarda oyun niyetine oynarız.
O kırdığın kalp, annenin porselen takımı değil!
Hayat yollardan çizilmiş olsa bile bu yollardan birini seçeceksin seçtiğin yolda ölüm olsa bile selam verip geçeceksin.
Bazı insanları da sadece, tanıyana kadar çok seversin!
Serseriler ağlamaz ağlarsa kimse susturamaz sunu bil ki sosyete kızı herkes serseri olamaz.
Firari saatlerin ardından gelen isyankar sokakların tövbekar çocuklarıyız biz sevdiğimiz için için yaşar dostumuz için ölürüz ve de hiçbir zaman hiç bir yerde kimseye hesap vermeyiz.
Hayatı kurallarıyla yaşarsan ezilirsin, kendi doğrularınla yaşarsan ezersin.
Varsın olmasın hayatta her istediğimiz biz olana elhamdülillah olmayana eyvallah deriz.
Çocuk yok karşında anlatma masal, kurbağa bekleme olursun sanal, bizim sevgimiz her zaman real, delikanlı gibi seviyoruz ağır abileri izliyoruz.
Nice delikanlılar gördük kolunda kız cebinde emanet arkasında sürü. Raconu kahpelik yürüyüşü sahtelik, kalbi var yüreği yok.
Bazı kadınların pembe olsa da kimliği, adamım diye gezen birçoğundan daha mavidir yüreği.
Yaprak döken gençliğimin satır aralarında altı kırmızıyla çizilmiş ve tırnak içine alınmış suskunluğumun bas harflerisin.
Arkamdan konuşup beste yapacağına yüzüme konuş düet yapalım.
Acı çekiyordum senden sonra, fakat unuttuğun bir şey vardı. Çektiğim her acı beni değil, içimdeki seni öldürüyordu.
Babaları kızlarını gece dışarı çıkartmayarak koruduklarını sanıyorlar, Oysaki gündüzleri perdeleri kapatıp ne geceler yaşıyorlar.
Arayıp sesini duymak istiyorum ama bir yandan da korkuyorum. Ya ‘Nasılsın?’ dediğimde ‘Mutluyum?’ dersen…
Biz çok gördük ayan ablaları, hızlı olacağım derken sokaklarda hamile kalanları!
Hayatı kurallarıyla yaşarsan ezilirsin, kendi doğrularınla yaşarsan ezersin.
Hayatta edindiğim tecrübeler, yediğim kazıkların toplamıdır.
Modası değişmeyen tek şey kefen… Hala daha cebi yok, beyaz ve hala tek parça.
Senin güvendiğin dağlarda biz kartopu oynarız.
Adamlık, her gün aynı kadına aşık olmaktır.
Bedenin bakire olsa ne yazar ruhun or*pu olduktan sonra.
Uçurumdan düşerken tutunacak dalım olsan inan ölmekten değil seni kırmaktan korkarım be gülüm.
Ömrü bitene kadar sevmeli insan. Menfaatleri bitene kadar değil.
Sanmayın bizi enayi, kızarsa ortalığı yakar yıkar ayan abi.
Bu hayatta iki şeye güvenirim kardeş. Biri aynaya baktığımda gördüğüme diğeri yukarı baktığımda göremediğime.
Dumanımda o yoktu sigarayı bıraktım kadehimde o yoktu içkiyi bıraktım rüyalarımda o yoktu uyumayı bıraktım baktım ki onsuz olmuyor yaşamayı bıraktım.
Hayal kurmak için değil; hayat kurmak için sevdim seni.
Beni bir gün boynum eğik görürseniz bilin ki yere düşen bir şeyi almak için eğilmişimdir.
Duydum ki geceler ateş püskürtüyormuş. Ne fark eder biz ne cehennemler gördük.
Diz üstü yaşamaktansa ayakta ölmeyi tercih ederim.
Bana aşktan bahsetme sevmek kim sen kimsin! Sevmeyi bilmeyen aşk acısı ne bilsin.
Tarz yaratmak için ağır abi olma. Ağır abi dediğin sevdi mi tam sever giydiğini herkes beğenir, saygısı sonsuz sevgisi ebedi olur.
Bazıları şükretmeyi; bazıları küfretmeyi öğretir insana.
Benim bir suçum yok hakim bey üşüyorum dedi bütün şehri yaktım.
Alma beni karşına kan karışır gözyaşına.
Bunu da yaz hâkim bey; umuda kelepçe vurulmaz.
Her genç delikanlının sevgilisi olabilir ama her genç kızın delikanlı sevgilisi olamaz.
Delikanlılık ne racon kesmek ne adam öldürmek nede haraç kesmektir. Delikanlılık akşam olunca evine ekmek götürmektir.
Güneş yüzlüm benim senin için karanlıklardan çıkıp taktım belime silahımı ağır abi olmanın yoktur hesabı.
Uzaktan adamsın, adamdan uzaksın.
Bir kadını mutlu etmek için; dost gibi dertleş, baba gibi koru, adam gibi sev.
Her şey başladığı yerde biter ebe tokatı nereye atıyorsa imam pamuğu oraya tıkar.
Gerçek olan tek bir bağ bilirim; o da aile bağı, geri kalanı sadece ayak bağı.
Beni seversen ömrüne ömür katarım beni aldatırsan ömründen ömür alırım.
Biz popüler değiliz adamız, bizim durumlarımız değil adamlığımız beğenilir.
Eskiden karanlıktan korkar yağmurdan ürperirdim şimdi karanlıklar sırdaşım yağmurlar gözyaşım oldu.
Elinde tespih olan herkes kabadayı olsaydı imam mafya babası olurdu.
Bizim fakirlikten kesemediğimiz kirli sakallarımız şimdi zengin çocuklarına imaj olmuş.
Bu günde ölmedik, ama yaşadık mı? O da belli değil.
Eyvallah ne güzel bi sözdür; Bazen kabulleniş, bazen boş veriş, bazen de yol veriş.
Sakin ol şampiyon her şey yoluna girer.
Bu alemde kahpelere yer yok dediler en güzel yeri de onlara verdiler.
Unutma, sen gitmekle eylem yaparsan, ben unutmakla devrim yaparım.
Çocuk yok karşında anlatma masal, kurbağa bekleme olursun sanal, bizim sevgimiz her zaman real, delikanlı gibi seviyoruz ayan abileri izliyoruz.
Biz aklımızı alanları değil, aklımızda kalanları sevdik.
Biz bakmayız yoldan geçen kıza, laf atmayız şehirdeki karılara, delikanlı olacaksın yanımızda, efendi gibi duracaksın çarşıda.
Ben en azından katilimi tanıyorum. Fakat sen bir gün sevilmediğin bir yürekte, kim vurduya gideceksin.
Ağlamayı unuttuysan geçmişine bak dolar gözlerin.
Çakalın özgürlüğü aslan ayağa kalkana kadardır.
Eskiden sarhoş taklidi yapardık komiklik olsun diye simdi ayık taklidi yapıyoruz. Peder eve alsın diye…
Çakallarla uğraşacak vaktimiz olsaydı, Veteriner olup iti köpeği tedavi ederdik.
Bizim ortamda yaşı büyük olana değil. Adam olana abi denir.
Deli tarafıma gelme sakın, orada ben bile hükümsüzüm.
Delikanlılık belinde taşıdığın silah değil bedeninde taşıdığın yürektedir.
Gölgene lafım yok o da seni adam sanıp peşinden geliyor.
Firari saatlerin ardından gelen isyankar sokakların tövbekar evlatlarıyız diye her haksızlığa tahammül edecek halimiz yoktur.