Kirpiklerine mısralar yazdığım güzel sevdiceğim benim…

En güzel şiirlerde bile yazılamayan bir kafiye gibisin sevgilim.

Aşk güneşi bahtında gülerek doğsun, en güzel geceler senin olsun.. İyi geceler..

Saçların çiçek tozu, çam kokusu sende düğümlenirdi bir uçumluk tadı çocukluğun…

Ben bunun gülüşünden ne ara hoşlandım diye sorgularken kendimi, varlığına bağlandım sevgilim…

Bir kere avuç içini öptüğün insana bir daha düşman olamazsın. Oluyorsan o senin ayıbındır…

Sadece seni görmek istiyorum güneş batarken; Bu kadar basit…

Zaten senin gülüşün benim en sevdiğim mevsim.

Arkadaş olamıyoruz; Sevgili asla. Biz senle birbiri olmadan yapamayan iki insanız sadece. Hepsi bu.

Küskünlükler, tartışmalar, gerginlikler hepsi tatlıya bağlanır. Sadece bir erkek aldatıyorsa bunun affı yoktur. Yalnız sana ait olacağıma söz veriyorum sevgilim.

Güneş altında söylenmedik söz yokmuş. Bu yüzden geceleri söylüyorum sevdiğimi.

Var mısın birbirimize aşık olup hayatı dar edelim? Ben varım.

Birbirini uzaktan seven insanlar, yan yana geldiklerinde gözleriyle bile sevişirler.

Birini sevmek elini tutmak, öpmek, sevmek değildir. Bütün zorluklarda yanında dura bilmektir.

Hayatta her şey unutulur, fakat kavga sonrası sinir ve istekle sevgilini öptüğün anı asla unutamazsın. Duygu tarifi? Açıklanamaz.

Terk edilmiş sonbaharların, duygusuz kalmış mevsimlerin adamıyım. Bana yazı yaşatmak ister misin bebeğim?

Özendiğin hayatı veremem belki sana, ama yanımda ol, özenirler yaşadığın hayata!

Takvime hiç bakma. Sen tüm gerçeklere dönene kadar değişmeyecek tarih.

Seninle birlikte olduğum zaman, mutsuzluk bile yaklaşamıyor yanımıza.

O uykulu günaydın sesi var ya, huzur sebebim.

Ne şiirler, ne şarkılar ne de kelimeler anlatabildi seni nasıl sevdiğimi. Şimdi satırlarım ve şiirlerim anlatacak seni nasıl sevdiğimi.

Çok güzel gülüyordu başkan, sevmesem ayıp olurdu.

Söylediğim her şarkı sanaydı, yazdığım her şiir yakışıyordu adına… Sakın rahatsız olma, sustum dedim ya, kimin olursan ol ama sakın mutsuz olma.

Ey benim duruşuyla yüreğimi titreten, bakışıyla içimi eriten güzel! Dünya dolu yar olsa neyleyim? Sen yoksan yanımda ben bu canı bu bedende ne edeyim…

Ben şiir yazmasını pek beceremem, hepsi çalıntıdır ama gözlerine bakarken çıkan sözlerin hepsi yüreğimden alıntıdır.

Senin gözlerin değerse bana, dünyanın en güzeli ben olurum.

Ne aradıysam bil ki sende bulmuşum. Senden öncesi yoktu seninle var olmuşum. Sende bütün özlemler sende bütün gelecek. Beni bende arama ben artık Sen olmuşum.

Sana ne demeliyim! Hayatım desem hayat kısa. Çiçeğim desem o da soluyor. Canım demeliyim çünkü bu hayat seninle can buluyor.

Ben hala o gözlerinin esiri, sen hala yüreğimin sahibi. Ben sana hasret seni sensiz yaşarken, sen rüyalarımın prensi. Şimdi söyle: Rüya mısın, gerçek mi?

Bizimkisi bir aşk hikayesi değildi… Aşktı bizimkisi, gerisi hikayeydi.

Nerede olmak isterdin sorusuna, gözlerimle cevap verdiğim tek yerdi gözlerin…

Diyorum ki, kalbine haciz koyup icramı kaldırsam da benim olsa.

Yağmurlu bir gecesin sen yada yapraklarına çiğ düşmüş bir sabah.

Bu gece mavi bulutları avucuna, mutluluğu gönlüne, aşkımı usulca kalbine bırakıyorum. Güneş yalnızca senin için doğsun.

Bir yağmur damlası seni seviyorum anlamı taşısaydı ve sen bana seni ne kadar sevdiğimi soracak olsaydın, inan ki bitanem her gün yağmur yağardı.

Kimi şarkılar vardır, insanın kalp ritmini değiştirir. Tıpkı bazı insanların değiştirdiği gibi.

Belki gözlerimin baktığı yerde değilsin ama bil ki, gözlerimin daldığı yerdesin. Hayat, derin bir uyku ise, gördüğüm en güzel rüya sensin.

Ey sevgili… Sana varayım derken nefes nefese kaldım… Bir ömür yüreğinde dinlenebilir miyim?

Bir mumdur yüreğim, senin nefesinin gelmesiyle söner dayanamadan.

Gecenin romantik ışığında, yağmurun gizemli yağışında, kalbimin her atışında hep seni düşünüyorum.

Yarıştım yağmurlarla, sabaha kadar ağladım. Kazananın ödülü sendin.

Sen benim kabul edilmiş en güzel dua’msın yar.

Bari gel, namazıma eşlik et. Malum, tek başına sevabı az oluyor.

Kör bir adamın, ‘seni gördüğüme sevindim’ demesi gibidir aşk! Bazen dilinden, bazense gönülden.

Seni sevdikçe çoğalıyorum, sığmıyorum yar yüzüne. Coğrafyamsın, ülkemsin, sen benim inatçı doğum lekem, kalbimdeki bensin.

Senden önce öylesine nefes almış bu beden. Meğer seni beklemişim ben ömür boyu hiç bilmeden.

Ya biz şarkıların akustik versiyonu gibi bir şeydik. Bir başkaydık biz.

Birini sevmek, ömürden koca bir parça vermektir. Kendine saklayacağın, öğreneceğin, eğleneceğin vakti, başkasına hediye etmektir.

Aşk, seven ile sevilen arasında çelikten bir köprüdür, sevmesini bilmeyenlere ise ömür tüketen törpüdür.

O kadar çabuk sevmem herkesi, sevip yüreğimin en güzel yerine sahip etmem. Sevdim mi vazgeçmem, çünkü ben vazgeçmek için sevmem.

Yar kokulu gecelerin deminde, sağanak bir aşkın hemdemindeyim. Mahşeri bir hüznün arefesinde, sensizliğin en zemheri mealindeyim.

Ya bütün şairler ‘seni’ sevmiş, ya da ben her mısrada ‘seni’ buluyorum.

Sen bazen dudağımdaki gülücük bazen yüreğimdeki ateş bazen de gözümden akan yaşsın ama her zaman küçük kalbimde en büyük parçamsın.

Şimdi elindeki papatyayı yavaşça yere bırak. Ona ihtiyacın yok, Seni seviyorum.